Beyoğlu’nun dar sokakları, geceyi bir sır gibi saklıyordu. Boğaz’dan gelen serin esinti, eski apartmanların arasında dolaşıyordu. Emir, 28 yaşında, uzun boylu, koyu kahve gözleriyle her ortamda dikkat çeken bir adamdı. Karşı apartmanda oturan Can’la tanışalı birkaç ay olmuştu ve o da kendisi gibi bir gaydı. İlk karşılaşmaları apartman girişinde, çarpışan bakışlarla başlamıştı. O an, ikisi de içlerinde bir ateş hissetmişti. Emir, Can’ın gülüşüne, Can ise Emir’in keskin bakışlarına vurulmuştu. 25 yaşında, hafif dalgalı saçları ve fit vücuduyla Can, adeta bir sanat eseriydi. Çekimleri sessiz ama yoğundu. Ta ki o gay sex hikaye gibi geceye kadar.
Can, bir akşamüstü Emir’e mesaj attı: “Bu akşam bi kahve içelim mi? 😏” Emir’in kalbi hızlandı. “Tabii,” yazdı, ama içinde fırtınalar kopuyordu. Can’ın dairesine vardığında, loş ışıklar ve fonda çalan caz melodisi onu karşıladı. Can, dar bir tişört ve kotla kapıyı açtı. “Hoşgeldin,” dedi, sesi sıcak, baştan çıkarıcı. Emir, içeri adım atarken Can’ın kokusunu aldı; baharatlı, baş döndürücü. Kahvelerini yudumlarken sohbet derinleşti. Can, gözlerini Emir’e dikti: “Sence tutku mu daha güçlü, aşk mı?” Emir gülümsedi, “Tutku her şeyi başlatır. Aşk peşinden gelir.” Can’ın dudaklarında yaramaz bir gülümseme belirdi. “O zaman tutkuyu test edelim,” dedi, gözleri parlayarak. Bu an, adeta erotik gay hikayeleri gibi bir başlangıçtı.
Oda birden elektriklendi. Can, koltukta Emir’e yaklaştı, eli “kazara” Emir’in dizine değdi. Emir’in nefesi kesildi. “Can, ne yapıyorsun?” dedi, sesi titrek. Can, fısıldadı: “Ne istiyorsam onu.” Dudakları Emir’inkilere yaklaştı ve ilk öpücük adeta bir volkan gibi patladı. Tutkulu, aç, vahşi. Emir, Can’ın saçlarını avuçladı, onu kendine çekti. “Bunu ne zamandır hayal ediyordum,” dedi nefes nefese. Can, “Ben de,” diye yanıtladı, tişörtünü bir çırpıda çıkardı. Gay konulu sex hikayesi gibi, her anları ateşle doluydu.
Yatak odasına nasıl gittikleri belirsizdi. Can, Emir’i yatağa itti, üstüne çıktı. “Seni istiyorum, Emir,” dedi, sesi kararlı, gözleri alev alev. Emir, Can’ın göğsüne dokundu, kaslarının sertliğini hissetti. “O zaman al beni,” dedi, gülerek. Kıyafetler yere savruldu. Can’ın elleri, Emir’in bedeninde geziniyor, her santimini keşfediyordu. Emir, Can’ın boynunu öperken inledi. Can, Emir’in pantolonunu çıkardı, gözleri açlıkla parlıyordu. “Tanrım, mükemmelsin,” dedi, Emir’in sertleşmiş bedenine dokunurken. Emir, “Can, lütfen..” diye yalvardı. Can, yavaşça Emir’in iç çamaşırını sıyırdı, dudaklarını onun en hassas noktalarına götürdü. Emir, zevkten titriyordu, Can’ın ağzının sıcaklığı onu çıldırttı. “Devam et,” dedi, sesi hırçın.
Emir, Can’ı kendine çekti, rolleri değiştirdi. Şimdi o, Can’ın bedenini keşfediyordu. Can’ın inlemeleri odayı dolduruyordu. “Emir, yap şunu,” dedi, nefes nefese. Emir, Can’ın içine yavaşça girdi, ikisi de zevkten kendinden geçti. Hareketleri hızlandı, yatak gıcırdıyordu. “Seni hissetmek.. inanılmaz,” dedi Can, nefesleri karışırken. Güzel bir sex hikayesi, sadece bedenlerin değil, ruhların da birleşmesiydi. Doruğa ulaştıklarında, ikisi de çığlık attı, birbirine sıkıca sarıldı.
Sabah, güneş perdelerden süzülürken, ikisi hala sarmaş dolaştı. Can, Emir’in saçlarını okşadı. “Bunu her gece yapalım mı?” dedi, muzipçe. Emir, “Her saniye,” diye yanıtladı, gülerek. Beyoğlu’nun sokaklarında, iki kalp artık bir olmuştu.